Kategoriler
Genel

LİMON TUZ

Uyurken yanı başınıza limonu bölüp amacıylae tuz koyun! Böylesi yok…
Dilimlediğiniz limonları, komodin üstüne koyarak, uykuya dalabilirsiniz. Peki, uyur iken yanınıza limon koymanın ne gibi faydaları olabilir? İşte cevaplar… Bütün yapmanız gereken şey; bir limonu alıp, onu dörde bölmek ve amacıylae tuz serpmek…

1- Ge’rginliğinizi alır Ge’rilim çoğu insanın genel pro’blemi… Yatakta dönüp durmanıza yol açan ge’rilim ve an’ksiyete gibi haller uyumanızı güçleştirir. Komodin üzerindeki limon ise sizi sakinleştirir. Araştırmalara göre; narenciye kokusu bireyin beyin dalgalarını ve hislerini rahatlatıyor.

– 2- odaklanmanızı artırır Yatmadan evvel namacıyla odaklanmanız gerekliliğini soruyor olabilirsiniz. Ama şayet beyni daimi meşgul olan ve uykusuzluk problemi olan bir kişiyseniz psi’zkologlar olumlu şeylere odaklanmanız gerekliliğini söylüyor. Odaklanmak amacıyla ise limon kokusu birebir…


3- daha iyi soluk alırsınız Uyumaya çalıştığınızda bir de burnunuz tıkanıyorsa Antioksidan ve antibakteriyel olan limonun burun deliklerinizden içeri girmesine izin verin.

4- böcekleri uzaklaştırır Sivrisineğin kulağınızın çevresinde dolaşmasından ya da gece boyu sinekler yönünden ısırılmaktan bıktıysanız bu haber tam da size göre… Limon, sivrisineklerin sevmediği bir şey. Hem de limon her tür böceği ö’ldürür. Bu dilimler onları başka odanın arkasında tutar.

5- sabahleyin enerjinizin artmasını ve pozitif olmanızı sağlar Sabahleyin erkenden uyanmak, çoğu insanın çok zorlandığı bir şey. Fakat komodin üzerindeki bu dilimler uyanma sürecinizi daha az ac’ılı bir duruma getirecek. Limon kokusu beyninizin serotonin seviyelerini artırır.

6- Havanın niteliğini artırır Limon yalnızca etrafın güzel kokmasını sağlamıyor aynı vakitte havayı arındırıyor. Çok güçlüdür, hem de bir odadan boya kokusunu çok çabuk çıkarmak amacıyla limon kullanabilirsiniz.

7- K’an basıncını düşürür Limon aRoması k’an basıncını düşürür. Pek çok insanın k’an basıncının yüksek olduğunu düşünecek olursak, limonun insanlar amacıyla kullanımı kolay bir meyve olduğunu kavramak z’or olmaz.

Kategoriler
Genel

kemal kılıçtaroğlu

Kılıçdaroğlu’ndan Erbakan Töreni’nde büyük ga’f
“Saadet Partisi Mer’hum Genel Başkanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ı An’ma Töreni”nde konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yaptığı ga’fla gene alay hususu oldu.

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Saadet Partisi Mer’hum Genel Başkanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ı Anma Töreni”ne katıldı.

Programda konuşan Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin Türkiye’yi sosyal, siyasal ve ekonomik olarak büyük bir bu’hran içine sürüklediğini iddia etti.

Öte yandan Kılıçdaroğlu konuşmasında yaptığı ga’fla gene alay hususu oldu. “Ha’klılığımızı gösterdi” diyeceğine “ha’ksızlığımızı gösterdi” diyen Kılıçdaroğlu daha sonra sözünü düzelterek hali toparlamaya çalıştı.

Kategoriler
Genel

TANSU ÇİLLER

Tansu Çiller’den “yeni parti” açıklaması
Eski Başbakan Tansu Çiller, yeni parti kurup kurmayacağı sorusuna yanıt verdi.
Eski Başbakanlardan Tansu Çiller, Türkiye gündemine dair açıklamalarda bulundu. Yuvarlak masa çevresinde bir araya gelen 6 muhalefet partisinin parlamenter sisteme dönüş önerisini dşayetlendiren Çiller, parlamenter düzenin millete umut olamayacağını söyledi.

 

Parlamenter sistemde meydana çıkan birlik tabloları yüzünden Türkiye’nin yönetilemediğini altını çizen Çiller, “Türkiye yine birliklara emanet edilmemeli. Bu birlikların nelere mal olacağını yaşayarak gören birisiyim” dedi.

Çiller, Yeni Şafak gazetesinden Yusuf Özdemir’e verilen röprtajda açıklamalarına şu şekilde devam etti:

“Benim en büyük endişem parlamenter sistemde birliklara geri dönmek. Bunu yalnızca yaşadığım amacıyla söylemiyorum, sasenear da bu endişemi destekliyor. Koalisyonlar genellikle bir önceki dar’belerin ürünü oluyor. Tarihe bakıyorsunuz, Adnan Menderes 10 sene süresince çok iyi bir performans gösteriyor. ondan sonra Süleyman Demirel geliyor, o da iyi bir performans sergiliyor. Ama ne yapılıyor, biri idam ediliyor, öteki cezaevine yollanıyor, merkez sağ yok ediliyor. Ve her kesintiden sonra birliklar meydana çıkıyor.”

“Parlamenter sistem dar’belerden sonra resmen birliklar sistemi durumuna geliyor. Parlamenter sistemde birlikların olmadığı dönemlerde ortalama büyüme yüzde 6,1 gibi bir istikrar arz ediyor. Ama dar’belerden sonra birliklar süresince yüzde 3,1’e düşüyor. Ama bunun ortamında başarılı bir ya da iki çok partili birlik var, birisi Sayın Demirel’in başbakanlığında, öteki bizim Sayın Erbakan’la kurduğumuz Refahyol, onları da çıkarırsanız şayet parlamenter sistemlerdeki çok partili birliklarda ortalama büyüme yüzde 2,6, yani dar’belerin bile altında. İşte dönülmek dilenen parlamenter sistem bu. Dar’belerin bile altında bir performans.”

Türkiye’de parlamenter düzenin birliklarla yönetim edildiği vakit işlemeyeceğini bildiren Çiller, “Bunu Türkiye’nin, gençlerin önüne umut diye koymak bir iha’nettir. Türkiye’yi yine birliklu parlamenter sisteme döndürmenin bir umut olma ihtimalini düşünmüyorum. Bunu açıkça ifade etmek zorundayım. Tek başıma da olsam bunun Türkiye amacıyla faydalı olmayacağına inanıyorum. Bu mücadelede bunu söylemeye devam edeceğim. Bu 6-7 partinin bir araya gelerek gerçekleştirmek istedikleri şeyin onları götüreceği noktanın bu olduğunu görüyorum. Bu Türkiye’yi iyiye götürmez” dedi.

Yuvarlak masa çevresinde bir araya getiren 6 partinin güçlendirilmiş parlamenter sistem diye sundukları teklifi değerlendiren Çiller, “Güçlendirilmiş parlamenter sistemi nasıl yapacaksınız?” sorusunu yönelttikten sonra şu şekilde devam etti:

“Ben, baktığımda karşımda yönetime talip çoğu parti görüyorum. Ben, o partilerin toplam birlikunu görüyorum, bu bana çok düşündürücü geliyor. Ben bu tür birliklarda yaşadıklarımı vakit vakit iletmeye devam edeceğim. Bunun partizanlıkla ilgisi yok. Ben yalnızca bundan ileri gençlerin seçimlerini yaşananların doğruluğu üstüne oturtmalarını istiyorum. Benim endişem yalnızca Türkiye.”

Türk siyasetindeki bölünmelere ilgi çeken Çiller, “Merkez bu bölünmeleri yumuşatan bir girişimdir. Bugün Türkiye’de ve bu birliklar içersinde olmayan şey merkez sağdır, merkez sağ yoktur. Birçok parti dolaşılıp, kay’natılıp ortasından çevrilen bir şeye merkez sağ diyemezsiniz. Veya yüzde 1’in 10’da birini almış partiye merkez sağ diyemezsiniz. Merkez sağ bütünleştirir, toparlar. Ülkeyi doğusu ile batısı ile, her noktası ile toparlar, kucaklar. Dolayısıyla bugün parlamenter sistemi birliklarla talep edenlerin içersinde merkez sağ olmamasını ilaveten büyük bir tehlike olduğunu düşünüyorum” dedi.

Tansu Çiller, kulisleri hareketlendiren parti kuracağı yönündeki iddialara ise şu şekilde yanıt verdi:

“Şu an öyle bir karar ortamında değilim ama yaptığım bir belirleme var. Toplum bölünmüş durumda. Toplumu kucaklamak lazım. Bunu en iyi yapabilecek girişimin her yönü kucaklayan bir merkez sağ oluşumu olacağını düşünüyorum. Bunun Türkiye’ye yine kazandırılması gerektiğine inanıyorum. Bu, parti kuracağım manasına gelmiyor ama bunu belirleme etmem beni düşündürüyor. Bundan ibaret.”

Kategoriler
Genel

MAHMUT- GİZEM TUNCER

Sosyeteye der’s olsun! Mahmut Tuncer’in öyküsü kızını re’zil etti
Parasız adamın lüzumsuz olduğunu ifade eden Gizem Tuncer’e rea’ksiyon gösteren Kelebek yazarları Sav’aş Özbey ve Orkun Ün, “Babası Mahmut Tuncer’in geçmişini unutmuş Gizem. Eminim bu sözlerine ilk re’ak’siyon babasından gelmiştir” dedi.

Mahmut Tuncer’in kendisi gibi müzisyen olan 30 yaşındaki kızı Gizem Tuncer geçen vakitlarda verilen bir röportajda “Parasız adam lüzumsuz adamdır” dedi.

“Kendi parasını kazanmayan birine aşık olabilir misiniz?” sorusuna Gizem Tuncer şu yanıtı verdi:

“Öyle birine aşık olacağımı sanmıyorum. Rez’alet bir şey o ya! Parasız adam lüzumsuz adamdır yani. Ben kimseye bakmam, kimse de bana bakmasın. Herkes kendisine baksın. Beraber yaşanıyorsa mesela, ortak harcansın.”

Parası olmayanı adamdan saymayan Gizem Tuncer sözlerine şu şekilde devam etti:

“Aşık olursun, evlenirsin ama yarın öbür gün gene ak’silik olur bence. İlişki manasında ben bu tür şanssız hadiseler yaşadım. O yüzden bu hususta biraz net düşünüyorum. Olmuyor o ilişki, bir yerde çatırdıyor. Bana para harcamasın kimse ama kendisine harcasın. Beraber yemeğe gittiysek benim gözüme bakmasın. Sinirlerim oynuyor o durumda. Herkes, her şeyi kendi bütçesine göre yapar ama hiç olmayınca da olmaz yani. Besle besle nereye kadar.”

Gizem Tuncer’in sözlerini değerlendiren Kelebek yazarları Sav’aş Özbey ve Orkun Ün, şu ifadeleri kullandı:

“Babası Mahmut Tuncer’in geçmişini unutmuş Gizem. Eminim bu sözlerine ilk reak’siyon babasından gelmiştir. Mahmut Tuncer, ‘Annen çok zengindi. Benim beş kuruş param yoktu. Anneni bana vermek istemediler. Ben günlerce, aylarca kapısında yattım’ diye kız’mıştır.”

“Gizem’in bu teoreminde iki ‘küçük’ aksilik var. Birincisi, milyonlarca parasız insana ‘lüzum’suz’ diyerek onları incitebilme ihtimali. İkincisi de kendi babasının Şanlıurfa sokaklarında darı ve buz sattığı gerçeği. İyi ki annesi onun gibi düşünmüyormuş. Yoksa mahrum kalacaktık bu üst seviye zekâdan.”

“Davul bile den’gi den’gine”
Gelen reak’siyonlar ardından yeni bir açıklama daha yapan Gizem Tuncer sözlerinin gerisinde olduğunu söyledi.

“İsteyen istediğini düşünebilir” diyen Gizem Tuncer şu ifadeleri kullandı:

“Kendi parasını kazanmayan adama aşık olmam. Evde oturacak ben mi bakacağım ona… Parasız yaşam mı dönüyor, çalışacaksın çabalayacaksın! Ben aynı şekilde bayanın da çalışması gerekliliğini düşünüyorum. Birine sırtını dayayıp yaşam geçmez öyle bir dünyada yaşamıyoruz.

Ya da babasının parasıyla yaşam sürdüren adamlarıyla yaşıyorlar bu güzel bir şey değil, 10 olmaz üç olur kendi parasını kazanır. Davul bile den’gi den’gine evlilik yaptığın vakit olmuyor yürümüyor. Ablamın evliliği de bu yüzden bitti. Kimse beni sevmek zo’runda değil, isteyen istediğini yazsın yorumlasın.”

Kategoriler
Genel

K’RİTİK GELİŞME

Altın amacıyla kri’tik gelişme! Yarın başlıyor
Yastıkaltındaki altınların ekonomiye kazandırılması amaçlanan Altın Tasarruf Sistemi yarın adeta başlıyor.
Yastık altı altınların ekonomiye kazandırılması amacıyla yaşama geçirilen Altın Tasarruf Sistemi yarından itibaren uygulamaya giriyor.

 

Altın Tasarruf Sistemi ile vatandaşlar “Altın Depo Hesapları, Altın Katılım Hesapları, Çeyrek Hesap, Çeyrek Katılım Hesabı, Altın Dönüşümlü TL Mevduat, Altın Dönüşümlü TL Katılma Hesabı” tercih edebilecek. Kısa bir vakit ortamında 1500 kuyumcu sayısına ulaşılacak.

Sabah’ın haberine göre, rafinerilerin meydaan getirdiği kuyumcu ağları üzerinden özel yazılımlar aracılığı ile fiziki altınlar banka hesaplarına aktarılabilecek. Vatandaşlar banka şubeleri vasıtasıyla da fiziki altınlarını teslim edebilecek.

Hur’da altında Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nca tes’pit edilen “Hurda Altın Değerlemesinde Kullanılacak Asgari Milyem Değerleri” temel alıncak. Geri alıncak fiziki altın 24 ayar gram, külçe ya da çeyrek ya da Darphane altını olacak.

Üçlü mutabakat
Kuyumcu, rafineri ve banka arasında üçlü bir mutabakat, teyit sistemi oluşturuldu. Vatandaşın fiziki altın teslim ve çekim vakitcinde rastgele bir mağ’duriyet yaşamamasını sağlayacak teknolojik altyapı rafineriler yönünden oluşturulacak, bankalar yönünden da doğruluğunu sağlama altyapıları ile desteklenecek.

Vatandaş fiziki altınını teslim ettiğinde isterse bankadaki altın hesaplarına isterse teslim ettiği altının TL karşılığının TL cinsi hesaplarına transferi talep edebilecek. Aktarım, anlaşmaya göre kuyumcu ya da rafineri yönünden anlık yapılacak. Vatandaş hesabına transfer yapıldığına dair bilgilendirme sistem yönünden gerçekleştirebilecek. Böylece vatandaş kuyumcuda prosedürünü bitirmiş, fiziki altınını teslim etmiş ve bankaya altın ya da TL olarak aktarmış olacak.

Sisteme giren altın kuyumcu yönünden rafineriye teslim edilirken, rafineri de rafinajı yapılmış altını bankaya tes’lim edecek. Vatandaş finansal sisteme aktardığı altın tasarrufunu tercih ettiği şekilde değerlendirip fiziki olarak çekmek istediğinde banka ya da kuyumcu üzerinden rahatça çekebilecek. Bileziğini kuyumcuya götüren vatandaş karşılığını çeyrek ya da gram altın olarak alabilecek.

Çeyrek hesap açılabilecek
Vatandaşların darphane üretimi ziynet altın tasarruflarına özel olarak katılım bankaları ve kamu bankalarında direk çeyrek hesabı açmalarına da yarından itibaren başlanacak.

Vatandaş 10 adet çeyrek altını banka şubesine götürdüğünde açtığı altın hesabının bakiyesini çeyrek altın cinsinden takip edebilecek. Bu çeyrek altın hesaplarını değerleme şekillerinde değerlendirdikten sonra birebir hesabında gözüken altın sayısını fiziki olarak çekebilecek.

4 senaryo var
SENARYO 1: Buna göre, 100 gram has altın getirildiğinde dönüşüm kuru 800 liradan hesaplanıp 3 ay vadeli yatırıldığında toplam hesap bakiyesi 82 bin 208 olacak. Vade sonucunda gram altın 750 lira olduysa vatandaşın kazancı 2 bin 808 lira olacak.

SENARYO 2: Vade sonu altın fiyatının dönüşüm tutarına eşit olması halinde kazanç gene 2 bin 808 lira olacak.

SENARYO 3: Vade sonu altın fiyatının dönüşüm tutarından büyük, elde edilen kazançtan düşük olması halinde; gram 820 olduğunda kazanç 2 bin 808 lira olacak.

SENARYO 4: Vade sonu altın fiyatının dönüşüm tutarından ve kazançtan büyük olması halinde da altın kuru 850’ye çıktıysa hem 2 bin 808 lirayı hem de altının değerlemesinden kaynaklanan 2 bin 192 lirayı alacak.

Kategoriler
Genel

Türkiye kararı

Rus Ural Havayolları Şirketi, Türkiye, Macaristan, İspanya, Bulgaristan, İsrail, Kıbrıs ve Portekiz’e uçuşları askıya alma kararı aldı.

Ural Havayolları’ şirketi, Türkiye, Macaristan, İspanya, Bulgaristan, İsrail, Kıbrıs ve Portekiz’e uçuşları askıya aldığını duyurdu.

Şirket, Moskova Bölgesi’ndeki Jukovskiy kentinden İstanbul’a ve tersi yöndeki uçuşların 1-25 Mart tarihlerinde

gerçekleştirilmeyeceğini, bu tarihte söz konusu rotada toplam 8 seferin yapılmayacağını belirtti.

Kategoriler
Genel

PETROL İMPARATORU

Asya’nın en varlıklı iş insanı ve petrokimya devi Reliance Industries’in Yönetim Kurulu Başkanı Mukesh Ambani ülkesi Hindistan’da temiz enerji projelerine yönelik yeni açıklamalarda bulundu. Mukesh Ambani, oluşturulan yatırımlarla Hindistan’ın ileriki 20 sene ortamında 500 milyar dolar gelir ile yeşil enerjide süper gü’ç olacağını belirtti.

Asya’nın en büyük mal varlığına sahip Petrokimya devi Reliance Industries’in Başkanı Mukesh Ambani geçen zamanlarda yaptığı bildirimde Hindistan’ın temiz enerji ihracatının önümüzdeki 20 sene içersinde 500 milyar dolara yükselmesini beklediğini söyledi.

Geleceğin temiz enerjisi amacıyla yüklü miktarda yatırımlar yapan Mukesh Ambani geçen Ocak ayında borsaya sunmuş olduğu bir dosyada, Gujarat eyalet hükümetiyle toplam 5.96 trilyon rupi (81 milyar $) yatırım amacıyla anlaşmalar imzalandığı bildirmişti.
“HİNDİSTAN YEŞİL ENERJİDE GELECEĞİN SÜPER GÜ’CÜ OLACAK”

Hindistan’ın temiz enerji ihracatının önümüzdeki 20 sene içersinde 500 milyar dolara yükselmesiyle küresel bir yeşil enerji süper kuv’veti olma ihtimalini bildiren Mukesh Ambani, Reliance dahil Hintli şirketler, pil depolama, yakıt hücreleri ve yeşil hidrojen üretimi dahil olmak üzere Hindistan’ın yenilenebilir enerji kapasitesini kilogram başına 1 doların altında bir fiyata çoğaltmak amacıyla milyarlarca dolar değerinde planlar açıkladılar.


Ambani , “Son 20 senede Hindistan’ın bir BT süper kuvveti olarak meydana çıkmasıyla tanınıyorsak, önümüzdeki 20 seneın, teknolojiyle beraber enerji ve hayat bilimlerinde bir süper gü’ç olarak meydana çıkışımızı işaret edeceğine inanıyorum.” dedi.
“HİNDİSTAN DÜNYANIN EN BÜYÜK ÜÇÜNCÜ PETROL İTHALATÇISI VE TÜKETİCİSİDİR”

Mukesh Ambani, Hindistan’ın dünyanın en büyük üçüncü petrol ithalatçısı ve tüketicisi olduğuna ilgi çekerek ülkenin enerji sektörünün ise büyük ölçüde kömüre bağımlı olduğunu belirtti.Ambani, Hindistan’ın önümüzdeki yirmi ila otuz sene içersinde fosil yakıtlara olan bağımlılığı sona erdirmek amacıyla bir stratejisi olması gerekliliğini söyledi. Milyarder işadamı, Hindistan’ın yakın ve orta vadede “düşük karbonlu ve karbonsuz stratejiler” izlemesi gerekliliğini ifade etti.

 

Kategoriler
Genel

müzakere cevabı

Son dakika haberi: Kremlin’in Ukrayna’ya yaptığı Belarus’ta görüşme masasına oturulması sonrası Ukrayna lideri Volodimir Zelenskiy, görüşmeler için aralarında İstanbul’un da bulunduğu 4 şehri işaret etti.
Kremlin Sözcüsü Rusya’nın müzakerelere hazır bulunduğunu, Moskova’nın Ukrayna’yı beklediğini söylemiş oldu.

Rusya’nın Ukrayna’ya atakları sürerken iki taraftan da müzakere görüşmelerine ilişkin açıklamalar gelmeye devam ediyor. Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, “Rus heyeti Ukraynalılar ile müzakerelere adım atmak için Belarus’un Gomel kentine ulaştı.” açıklamasında bulunmuş oldu.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, “Rusya, Ukrayna’ya Belarus bölgesinden saldırmasaydı Minsk’te görüşmeler mümkün olabilirdi” dedi. Zelenski, müzakere sürecine ilişkin olarak, “Ukrayna’ya s’aldırgan tavır içinde olmayan yerlerde müzakereye açığız.” dedi.

İSTANBUL DETAYI

Zelenskiy, Rusya’nın Belarus’ta müzakere teklifini reddederek müzakereler için, İstanbul, Varşova, Bakü yada Budapeşte’yi önerdi. Zelenskiy, “Minsk görüşmeleri Rusya, Belarus topraklarından Ukrayna’ya s’aldırmazsa mümkün olabilir. Ukrayna’ya karşı s’aldırgan tavır içinde olmayan yerlerde müzakereye açığız” dedi.

Kategoriler
Genel

Sadece 2 gün kaldı…

Ticaret Bakanlığı’nın fiyat etiketlerindeki değişimine yönelik kararı 1 Mart’ta uygulanmaya başlanacak. Buna göre, ambalajlı malın satış fiyatından ayrı olarak ambalajın teslimine ve iadesine ilişkin depozito bedeli varsa söz konusu bedelin tutarı da etiket ve listelerde bulunacak. Ticaret Bakanlığı’nın aldığı kararla, indirimli satış ve fiyat etiketlerindeki değişim uygulaması 1 Mart’ta başlayacak.

Buna göre, mal veya hizmetin indirimden önceki satış fiyatının tespitinde, tenzilatın uygulanmasından önceki 30 günde kullanılan en düşük fiyat esas alınacak. Düzenleme ile birlikte, etiketlerdeki içerik Türkçe yazılacak. Ambalajlı malın satış fiyatından ayrı olarak ambalajın teslimine ve iadesine ilişkin depozito bedeli varsa söz konusu bedelin tutarı da etiket ve listelerde bulunacak.

Dünya gazetesinin haberine göre, perakende olarak satışa arz edilen mallara konulması zorunlu etiketler, malın niteliğine, satışa sunulduğu yerin büyüklüğüne, ticari usul ve adetlere göre malın veya ambalajının yahut kaplarının üzerine, aynı nitelikteki mal gruplarının veya raflarının üzerine konulmak, dikilmek, zımbalanmak, yapıştırılmak, bunlara herhangi bir bağla tutturulmak veya asılmak suretiyle kullanılacak.

İndirimli satışa konu edilen mal veya hizmetin indirimden önceki satış fiyatının tespitinde, tenzilatın uygulandığı tarihten önceki 30 gün içinde kullanılan en düşük fiyat esas alınacak. Meyve ve sebze gibi çabuk bozulabilen mallara ilişkin etiketlerde indirim miktarı veya oranı hesaplanırken indirimli fiyattan bir önceki fiyat esas alınacak. Bu hususlara ilişkin ispat külfeti satıcı veya sağlayıcıya ait olacak.

Kategoriler
Genel

Ne petrol ne doğal gaz ne de bor….

Petrol ve doğal gazın yerine geçebilir! Geleceğin yakıtı olarak gösteriliyor! Türkiye’den fışkırıyor. Dokuz Eylül Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Deniz Bilimleri ve Teknoloji Enstitüsü Bölümü’nde görevli Prof. Dr. Günay Çifci, Türk denizlerinde yüksek miktarda gaz hidrat rezervlerinin bulunduğunu belirterek, “Ne petrol ne doğal gaz, yakın geleceğin enerji kaynağı olarak gaz hidrat olduğunu bilmekteyiz. Dünyadaki bütün araştırmalar bunu göstermekte” dedi.

Dokuz Eylül Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Deniz Bilimleri ve Teknoloji Enstitüsü Bölümü’nde görevli Prof. Dr. Günay Çifci, önümüzdeki yıllarda gaz hidratın enerji alanında önemli bir rol oynayacağını, petrol ve doğal gazın önüne geçebileceğini ifade etti. Gaz hidratın enerji alanında bir oyun değiştirici olarak görüldüğünü söyleyen Prof. Dr. Çifci, Türkiye’de 3 bin kilometrelik bir alanda en düşük ihtimalle 11 yıllık, en iyi senaryo ile 55 yıllık ihtiyacının karşılayabilecek enerji gaz rezervi olduğunu belirterek, Türkiye’nin bu konuda zengin yataklara sahip olduğuna değindi.

İŞLETİLDİĞİ ANDA ONLARCA YIL ENERJİ KAYNAĞI OLACAKTIR’

Gaz hidratların işletilip ticari anlamda kullanılmasının enerji alanında birçok dengeyi değiştirebileceğini ifade eden Prof. Dr. Çifci, “Gaz hidratlar, yakın geleceğin enerji kaynağı olarak kabul edilmekte. Bu konuda hem petrol zengini ülkeler hem de petrol yoksunu ülkeler tarafından milyarlarca dolara varan araştırmalar yapılmaktadır. Çünkü içerdikleri rezerv olarak ülkeler tarafından işletildiği anda onlarca yıl yetecek enerji kaynağı olarak öngörülmektedir. Bu konudaki üretim teknolojileri bulunmuş, geliştirilmiş ve son ayarlamaları yapılmaktadır. 2023 yılından itibaren ticari olarak üretimi hedeflenmiştir. Ülkemizde de başta Karadeniz’de, Marmara’da ve Doğu Akdeniz’de rezervler vardır. Doğu Akdeniz’deki petrol ve gaz keşiflerinden önce gaz hidrat konusunda saptamalar yapılmıştır” dedi.

‘1 METREKÜP GAZ HİDRAT 164 METREKÜP DOĞALGAZ İÇERMEKTEDİR’

Gaz hidratın doğal gaza göre çok daha verimli olduğunu söyleyen Prof. Dr. Çifci, “Gaz hidrat önemli bir enerji kaynağıdır. Bir metreküp gaz hidrat, 164 metreküp doğal gaz içermektedir. Bu konuda bizim Dokuz Eylül Üniversitesi’ndeki bir ekip, Devlet Planlama Teşkilatı aracılığıyla 2003 yılından bu yana bir jeofizik laboratuvar ve bilim koordinatörü kurdu. O yıldan itibaren bu konuda TÜBİTAK projeleri ve diğer projeler üretiliyor. Bu konudaki araştırmalarımız devam ediyor. Ülke olarak şu anda daha çok bunun haritalandırması ve rezerv tespiti yönünde çalışmalarımız sürüyor.

Birinci faz çalışmaları başarılı keşiflerle tamamlandı, ikinci ve üçüncü faza yönelik çalışmaların tamamlanması gerekiyor. Bu alanda çalışmalarımız devam ediyor” diye konuştu.

Gaz hidratların geleneksel enerji kaynaklarından daha çevreci olduğuna işaret eden Prof. Dr. Çifci, “Gaz hidratlar, enerji alanında oyun değiştirici olabilir. Geleneksel olmayan enerji kaynakları içerisinde önemli bir konudur. Önemli bir enerji kaynağıdır. Bu petrolden, doğal gazdan, kömürden, petrolden bir gecede kaçış olmayacaktır ama küresel ısınma konusunda sera gazı daha avantajlı ve temiz” ifadelerini kullandı.

’55 YILLIK İHTİYACIMIZI KARŞILAYABİLECEK GAZ HİDRAT REZERVİ VAR’

Gaz hidratlar konusunda Türkiye’nin şanslı ülkeler arasında ve önemli rezervlere sahip olduğunu belirten Prof. Dr. Çifci, şöyle konuştu: Bu konuda 2003 yılında Devlet Planlama Teşkilatı desteğiyle kurulan Türkiye’de tek, dünyada da sayılı laboratuvarlar arasında yer alan Deniz Jeofiziği Sismik Laboratuvarı kurulmuştur. Bu laboratuvarda bu konu incelenmekte.

Tabii ki biz şunu söyleyebiliriz ki; ne petrol ne doğal gaz, yakın geleceğin enerji kaynağının gaz hidratlar olabilme ihtimalinin çok yüksek olduğunu bilmekteyiz. Dünyadaki bütün araştırmalar da bunu gösteriyor. TÜBİTAK desteğiyle yaptığımız bir projede sadece 3 bin kilometrekarelik bir alanda en düşük ihtimalle 11 yıllık en iyi ihtimalle de 55 yıllık ihtiyacımızı karşılayabilecek gaz hidrat rezervi olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. İnanılmaz bir potansiyel olduğunu söylememiz gerekiyor.”