Erdoğan’dan Yunanistan’a adalar mesajı: Bizi buna mecbur bırakmayın
Birleşik Arap Emirlikleri ziyaretinin ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yunanistan’ın adaları sil’ahlandırmasına ilişkin, “Adalar hususu hep tar’tışmalıdır. Bizi bu tar’tışmalı hususları gündeme getirme mecburiyetinde bırakabilirler. Bunun amacıyla de Bakanım ‘Bizi bu hususları tar’tışmaya açmak mecburiyetinde bırakmasınlar’ diye onlara alt düzeyden bir ik’az yaptı.” ifadelerini kullandı
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tarihi BAE ziyareti, iki ülke arasındaki iş birliğini yeni bir devreye taşıdı. Senelerdir devam eden soğ’uk rüz’garlar, konumunu arkadaşlık ve kardeşlik ile işlenen yeni devreye bırakırken, 13 iş birliği anlaşmasının imzalandığı tarihi doruk ardından Erdoğan dönüş yolunda basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Erdoğan, Libya’da yaklaşan seçim dönemi, Yunanistan ve sil’ahlandırılan adalar, Körfez ülkeleri ile yeni dönemde temaslar ve mümkün Rusya-Ukrayna muhabereı ile alakalı müh’im açıklamalar yaptı.
Libya
Libya’da son dönemde çalkantılı hadiseler yaşanıyor. Dibeybe’ye yönelik suikast girişimi, Tobruk’ta Hafter’e yakınlığı ile tanınan ve uluslararası makamların kabul etmediği meclisin Fethi Başağa’yı Başbakan adayı çıkartması ülkede siyasi karmaşaya namacıyla oldu. Siyasi karmaşa ile alakalı ilk kez konuşan Erdoğan, yaklaşan seçim süreci, Tobruk’taki meclisin kararı ve Dibeybe’ye yönelik su’ikast ile alakalı değerlendirmede bulundu:
“Şu anda Libya’da bizim geri durmamız söz hususu değil. Libya’ya başından itibaren elimizden gelen her türlü desteği nasıl verdiysek, bundan ileri süreçte de elimizden gelen desteği vermeye gayret edeceğiz. Tüm mesele, Libya’da liderler orantısında bir süreci takip etmek mi; yoksa Libya halkının müreffeh, huzurlu bir geleceğini sağlayacak bir seçime yardımcı olmak mı? Biz ikinciyi tercih ediyoruz. İstiyoruz ki öyle bir seçim yapılsın ki bu seçimle birlikte Libya halkı hakikaten istediği, istek ettiği bir idare biçimine kavuşsun. Şu anda bunun arayışı ortamındayiz. Tabii Sayın Dibeybe’ye karşı oluşturulan girişim üzücüdür. Diğer doğrultudan burada Fethi Başağa da adaylığını açıkladı. Bizim Fethi Başağa ile olan münasebetlerimiz iyidir. Öbür doğrultuda Dibeybe ile de iyidir. Bunun yanısıra gene Halid el-Mişri ile de münasebetlerimiz iyidir. Tüm mesele, Libya halkının burada tercihini kimden yana gerçekleştireceği, nasıl gerçekleştireceğidır. İnşallah en kısa vakitte hayırlısıyla bir neticeye varılmasını istek ediyoruz. Ancak burada bir geçici idare mantığı var. Bu geçici idare mantığında da işte 1,5 senelik bir hükümet kurulsun deniliyor. Ben bu tür bir yaklaşımı Libya amacıyla doğru bulmuyorum. Burada adam gibi bir seçim yapılmalı ki Libya bu noktada kuvvetli bir idare kadrosuyla uzun süreli bir aşaması atmış olsun.”
Körfez ülkeleriyle temaslar
BAE’ye seneler sonra oluşturulan tarihi doruknin, Körfez ülkeleri ile yeni dönemde, yeni bir başlangıç olacağına ilgi çeken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, BAE’nin ardından Suudi Arabistan ile de bir görüşme planlanıp planlanmadığı ile alakalı konuştu. Erdoğan ilaveten İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’un da Türkiye’ye ziyareti ile alakalı değerlendirmede bulundu
“Biz Suudi Arabistan’la da olumlu diyalogumuzu sürdürüyoruz. Önümüzdeki dönemde somut adımlarla gelişme isteksundayız. Suudi Arabistan ile bu süreci olumlu istikamette geliştirelim istiyoruz. İsrail Cumhurbaşkanı Sayın Herzog’la da muhtelif vesilelerle olumlu telefon görüşmeleri gerçekleştirmiştik. Kendisinin mart ayında ülkemize bir ziyareti öngörülüyor. Tabii bu ziyareti olumlu karşılıyoruz. İnşallah uzun bir aradan sonra bu tür bir aşamasın atılması Türkiye-İsrail temaslari yönünden iyi olacaktır.”
Rusya-Ukrayna gerilimi
Erdoğan, gündemin en mühim maddelerinden olan Ukrayna ile Rusya arasındaki mümkün muhabere mümkünlığını de değerlendirdi. Sav’aş halunun Türkiye’ye yansımaları ile alakalı konuşan Erdoğan iş’gal halunun bölümdeki bütün ülkelerin sağlığı ve refahı amacıyla amacıyla kö’tü bir hal oluşturacağını belirtti:
“Sayın Zelenski, kendisiyle yaptığımız görüşmede, ‘Putin, Zelenski, Erdoğan’ olarak yapılacak üçlü bir görüşmeye olumlu geldiğini ifade etti. Sayın Putin’in de bu mevzuya olumlu yaklaşması halunda İstanbul ya da Ankara’da bir araya gelmeyi inşallah gerçekleştirebiliriz. Bu arada da Sayın Putin ile telefon diplomasisi gerçekleştirmek amacıyla buna nasıl baktığını kendisinden öğrenmek isteyeceğim. Buna göre de işi takip etme gayreti ortamında olacağız. Zira bölümde aslında bir muhabere çıkması hayra al’amet değildir. Böyle bir şey bölgenin sağlığı yönünden isabetli olmaz.”
Yunanistan ve sil’ahlandırılan adalar
Erdoğan, Yunanistan’ın sil’ahsızlaştırılması lüzumen adaların as’keri üs haluna getirilmesi ile alakalı de değerlendirmede bulundu. “Buna sesiz kalmamız mümkün değil” diyen Cumhurbaşkanı, Atina’ya karşı atılması muhtemel adımlar ile alakalı şunları söyledi:
“Sil’ahsızlandırılmış statüde tespit edilen adalarda anlaşmalara aykırı olarak yürütülen as’keri faaliyetlere sessiz kalmamız mümkün değil. Nitekim bu konuyu BM’nin gündemine taşıdık. Önümüzdeki dönemde de gündemde tutmayı sürdüreceğiz. Bu hususta ilaveten Bakanımız bunlara bir ikazda bulundu. Ancak Yunanistan’ın bu işi bu tür devam ettirmesi halunda tabii ki lüzumlu olan neyse bu ikazyı biz de en üst düzeyde yaparız. Çünkü malum, adalar hususu hep tartışmalıdır. Bizi bu tartışmalı hususları gündeme getirme mecburiyetinde bırakabilirler. Bunun amacıyla de Bakanım ‘Bizi bu hususları tartışmaya açmak mecburiyetinde bırakmasınlar’ diye onlara alt düzeyden bir ik’az yaptı. Hayırlı da oldu.”
AVRUPA BİRLİĞİ İLE İLİŞKİLER
Avrupa Birliği ile de temaslare değinen Erdoğan, bilhassa mülteciler noktasında birlik ile yürütülen görüşmelere değindi. Yunan sınırında yaşanan zulümlere de ilgi çeken Erdoğan, temaslarin sürdürüldüğü, diplomatik temasların devam ettirildiğini belirtti:
“Özellikle Yunanistan sınırında 19 insanın donarak ö’lmesi yenilir yutulur bir olay değil. Tabii biz bunu Avrupalılara her halükârda duyuruyoruz. Elbette göçmenler amacıyla kendi yaptıklarımızı da duyuruyoruz. Bundan sonra da gene duyurmaya devam edeceğiz. Diğer doğrultudan, Avrupa’da ‘görüşme yapalım’ diyen devlet başkanları var. Onlarla da belki bu hafta ya da önümüzdeki hafta ortamında video konferans görüşmeleri yapmaya devam edeceğiz. Bu arada örneğin Hazine ve Maliye Bakanımızın bir İngiltere seyahati oldu ve buradaki görüşmeleri çok çok verimli geçti. Tabii Ukrayna ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne gerçekleştirdiğimiz ziyaretlerimizin yanı sıra yakın bir vakitte lüzum İsrail’in Türkiye’ye gerçekleştireceği ziyaret lüzumse bizim Senegal ve Kongo’ya gerçekleştireceğimız ziyaretler de önümüzdeki devresinin en can alıcı hareketliliği olacak. Temennimiz o ki bu ziyaretleri verimli bir şekilde sürdürmeye devam edelim. Bu hususta alakalı bakan arkadaşlarımız da yeni ziyaretlerini sürdürmeye devam edecekler. Mesela önümüzde bir Münih Konferansı var. Münih Konferansı’na Dışişleri Bakanımız katılıyor, orada birtakım görüşmeler yapacaklar. Bunun dışında, Cumhurbaşkanlığı Sözcümüz İbrahim Kalın ve Dışişleri Bakan Yardımcımız Sedat Önal’ın bir İsrail ziyareti olacak. Sayın Herzog’un ülkemize plan edilen ziyaretinin hazırlıklarını ele alacaklar. Bu trafiği biz bu şekilde devam ettiriyoruz.”
Macron-Putin doruksi yorumu
Erdoğan, geçen zamanlarda uluslararası gündeme damgasını vu’ran Putin-Macron görüşmesinde Rus tarafıın Fransız lidere yönelik tavrını değerlendirdi. Bu noktada “Yorum yapmamıza lüzum bulunmuyor” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ukrayna ve Rusya arasının bulunması yönündeki adımların devam ettirileceğine ilgi etti:
“Sayın Putin ve Macron’un görüşmesinde meydana çıkan görüntünün ne manaya geldiği hususunda bizim ek bir yorum yapmamıza zaten lüzum bulunmuyor. Biz Ukrayna-Rusya arasındaki k’rizin diplomatik ve barışçıl yöntemlerle çözüme kavuşması amacıyla üzerimize düşen sorumluluğu içten bir şekilde yerine getirmeye çalışıyoruz. Gerek Sayın Putin’le lüzum Sayın Zelenskiy’le yakın bir diyalog ve iş birliği amacıyladeyiz. Bunun tansiyonun düşürülmesi amacıyla kullanılabilecek mühim bir imkân olduğunu düşünüyorum.”